BAĞ
EVİ'NDE BİR AKŞAMÜSTÜ
burada her şey susuyor
küçük yanlışları seviyor kuşlar
-küçük bir yanlıştır dalında kurumuş bir dut-
göğe bakıyoruz, bir demet ışık
tevekler, şeker çiçekleri, çolpaz bir çekirge
şeker gibi eriyor ağzımızda sözcükler
onlarsız bakıyoruz göğe, iyi geliyor
patikaların ana caddeleri bilmemesi ne iyi
burada her şey duruyor
kuyunun bileziği, yaşlı ceviz, gıcırdayan kapı
saat çiçeğine saati soruyoruz
“adım!” diyor, “kulağıma kim üfledi bilmem”
toprağı dinliyorum bir müddet: pıt! pıt!
eski çinko çaydanlığın közdeki mırıltısı
ne güzel!
çardakta çay içiyoruz
gezdirerek elden ele aynı çay kaşığını
dudaklarımızda bir gülümseme, belli belirsiz
ortasındayız ılık, saydam bir suyun
toprak saksıdaki ıtır, telaşsız bir karınca, ellerimiz
hepimiz aynı suyun içindeyiz, ne tuhaf!
(batarken dönüp arkasına bakmaz mı bir de güneş!
kızarmaz mı ak güller nazarından!)
iri mercan taneleri yağıyor gökten
“yarın güzel bir gün olacak” diyor
uzun ötüşlü bir kuş
kafka’yı hiç okumamış ne arabî’yi
ne o biliyor adını, ne de biz
Yasakmeyve, Nisan 2015
Akatalpa. Ekim 2014